5 Ocak 2015 Pazartesi

The Water Diviner: SON UMUT Hakkında Bilmediklerimiz



Son Umut konusunun Çanakkale Savaşı olması, Yılmaz Erdoğan ile Cem Yılmaz'ın filmdeki rolleri ve Türkiye'de çekilen sahneler nedeniyle aylardır beklenen bir filmdi. En baştan söylemeliyim bence beklemeye değecek bir film izledim.

Hikaye Avustralyalı bir babanın (Russel Crowe) Çanakkale'ye savaşa gönderdiği ve sonra haber alamadığı 3 oğlunu aramaya karar vermesiyle başlar. Avustralyalı baba Türkiye'ye gelir ve çocuklarına ulaşabilmesi için en büyük yardımı Türk subayları  Hasan (Yılmaz Erdoğan) ve Cemal (CemYılmaz) yaparlar. Filmde Yılmaz Erdoğan ve Cem Yılmaz 'ın rolü hayli yüksek demek bile az kalır ki Avustralya'da Yılmaz Erdoğan "En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu" ödülüne aday gösterildi. Bana göre Türk sineması için hayli gurur verici bir tablo.

Filmde beni en çok meraklandıran bize ait yani Türklere,Türkiye'ye ait bir çok değerin nasıl bu kadar ince işlenmiş olmasıydı. O kadar samimi ve tarafsız yansıtılmış ki; ezan sesinden tutun da Türk kahvesine, misafirperverliğimizden yardım severliğimize kadar birçok özelliğimize değinmiş film.

Ve akla gelen ilk soru senaristler? Onları araştırınca filmin neden bu kadar bizden olduğu daha iyi anlaşılıyor. Filmin yazarları Andrew Knight ve Andrew Anastasios.

Andrew Anastasios aslen bir tarihçi ve arkeolog. Sayısız kez araştırmalar için Türkiye'de bulunmuş. Eşi ile de Türkiye'ye yolculuğu sırasında tanışıp, 3 yıl önce Bodrum'da evlenmişler.

Andrew Knight ise uzun yıllardır bir Türk ile evli. Eşinden dolayı Türk kültürüne hayli yakın.

Andrew Anastasios bir röportajında 5 yıl önce bir belgesel için araştırma yaparken karşısına çıkan bir mektup satırından bahsediyor. Mektup 1920'de Gelibolu'da Mezar Kayıt Ünitesi Başkanlığı yapan Lieutenant-Colonel Cyril Hughes tarafından yazılmış ve aynen şöyle diyor mektupta: "Yaşlı bir adam, Avustralya'dan buraya çocuklarını aramaya gelmiş. Onunla ilgilendik. Şimdi İtalya'ya gitti." 

Ve evet Son Umut filminin çıkış noktası bu mektup satırına dayanıyor. Bu iki senarist Anzakların Türklerin evini işgal ettikleri bilinciyle gerçekten tarafsız bir iş çıkarmayı ve bu işe Russel Crowe gibi usta bir oyuncuyu dahil etmeyi başarmışlar.

Son Umut benim içimde çok şeye dokundu. Kuvayi Milliye ruhunu bile işleyebilmişti. Savaşın her iki taraf için de nasıl yaralar açtığını hissederek izledim.

The Water Diviner / Son Umut

Yönetmen: Russel Crowe
Senarist: Andrew Knight ve Andrew Anastasios
Oyuncular: Russel Crowe, Olga Kurylenko, Yılmaz Erdoğan, Cem Yılmaz,Jai Courtney




6 yorum:

  1. Merak ettiğim, ama henüz izlemediğim bir filmdi. Teşekkürler anlatım için. İlk fırsatta izlemek isterim. Sevgiler... :)

    YanıtlaSil
  2. Kesinlikle kaçırmayın derim :)

    YanıtlaSil
  3. farklı yorumları farklı görüş açılarını okumak keyifli
    sevgiler

    YanıtlaSil
  4. İzleme fırsatı buldum ve Beğendiğim bir filim :)) Bende bloğuma beklerim :)

    YanıtlaSil
  5. Yorumunuz için teşekkürler. Bloğunuzu izlemeye aldım. Sevgiler :)

    YanıtlaSil

Blog Widget by LinkWithin